gulup

gulup
gulúp (-pi), s.m. – Prună care se coace înainte de vreme ca urmare a unei boli. – var. golop, gurlup, hurlup. Origine necunoscută. Poate de la gulu, var. de la hulub "porumbel". După Cihac, II, 722, aflat în legătură cu ceh. churlavý "bolnăvicios", care nu este altceva decît rom. hîrlav.
Trimis de blaurb, 10.11.2007. Sursa: DER

Dicționar Român. 2013.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • gülüp geçmek — umursamamak, aldırış etmemek, üzerinde durmamak Bizi şimdi böyle görse yine sadece gülüp geçer miydi? O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gülüp oynamak (veya söylemek) — neşeli, sevinçli, keyifli, güzel vakit geçirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hulub — HULÚB, hulubi, s.m., adj.m. 1. s.m. (ornit.; reg.) Porumbel. ♢ Hulub de stepă = pasăre din ordinul columbiformelor, de mărimea unui porumbel, de culoare galbenă brună, cu pete sure pe spate (Syrrhaptes paradoxus). 2. adj. (Despre animale) Cu… …   Dicționar Român

  • bağlama zarf-fiili — is., dbl. Ve bağlacı görevinde kullanılarak kendinden sonraki çekimli fiile veya fiilimsiye zaman ve kişi bakımlarından uyan ıp ekini almış fiil: Gelip gitti (Geldi ve gitti) Gülüp geçti (Güldü ve geçti) gibi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • farfara — sf., Ar. ferfere 1) Çok konuşan Dalmış gülüp konuşmaya yüzlerce farfara / Yorgun kulaklarımda sürerken bu yaygara. Y. K. Beyatlı 2) Ağzı kalabalık 3) Yüksek sesle konuşan 4) Çok övünen …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gülmek — nsz, er 1) İnsan, hoşuna veya tuhafına giden olaylar, durumlar karşısında, genellikle sesli bir biçimde duygusunu açığa vurmak O ne söylese sinirli sinirli ve tabii olmayan gülüşü ile gülüyordu. H. E. Adıvar 2) Mutlu, sevinçli zaman geçirmek,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hormonal — sf., li, Fr. hormonal Hormonla ilgili, hormona ait Halkın, sanatı ve edebiyatı hormonal bir etkinlik saymasına gülüp geçemeyiz; örnekleri boldur. T. Uyar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tehdit — is., di, Ar. tehdīd Gözdağı Bütün memurlar bu tehditlere gülüp geçiyorlardı. T. Halman Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tehdit etmek tehdit savurmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • vazife — is., Ar. vaẓīfe 1) Ödev Şimdi artık vazife bitmiş, gülüp eğlenmeye sıra gelmiştir. R. N. Güntekin 2) Görev Nedim bugün vazifesine geç geldi. A. Gündüz 3) esk. Günlük ücret, yevmiye Birleşik Sözler vazife aşkı vazife kurbanı vazife şehidi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir araya gelmek — bir yerde toplanmak, buluşmak Hep böyle bir araya gelip gülüp eğlenebilseler! N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”