şofră

şofră
şófră, şófre, s.f. (reg.) peşte mic, zvelt, de culoare albă-argintie cu gura oblică, ce trăieşte în apele dulci; albişoară, albiţă, sorean, obleţ.
Trimis de blaurb, 13.02.2007. Sursa: DAR

Dicționar Român. 2013.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • sofra — SOFRÁ, sofrale, s.f. (înv.) Masă mică, circulară şi foarte joasă, la care se mânca stând pe divan. – Din tc. sofra. Trimis de IoanSoleriu, 13.09.2007. Sursa: DEX 98  sofrá s. f. (sil. fra), art. sofráua, g. d. art. sofrálei; pl. sofrále …   Dicționar Român

  • sofra — sȍfra ž <G mn sȏfrā/ ī> DEFINICIJA reg. okrugli stol za kojim se jede sjedeći na jastucima ONOMASTIKA pr. (nadimačko): Sȍfrić (Zagreb, Turopolje, Baranja) ETIMOLOGIJA tur. ← arap. sufrä …   Hrvatski jezični portal

  • sofra — is., Ar. sufre 1) Masa, sini vb. şeylerin, yemek yemek üzere hazırlanmış durumu Yemek vakti gelmiş, misafirler sofraya oturmuşlardı. R. N. Güntekin 2) Birlikte yemek yiyenlerin tümü Bizim sofra çok şendir. 3) Genellikle tekerlek biçiminde,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra tahtası — is. Yerde yemek yeneceği zaman üzerine sofra takımı konan alçak masa Sofra tahtası, çardağın köşesinde kalan zeytinin gölgesinde kurulmuştu. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra kurmak — yemek yemek için sofra takımını dizmek ve yiyecekleri hazırlamak Hanımlar sessiz hareketlerle ortaya iki sofra kurmuşlardı. A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra örtüsü — is. Sofra kurulurken masanın üzerine serilen örtü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra — so|fra Mot Pla Nom femení …   Diccionari Català-Català

  • sofra başı — is. Sofranın etrafı, yemek yeme yeri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra bezi — is. Sofranın altına serilen yaygı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sofra duası — is. Yemek sonunda yapılan dua …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”