rezil — rèzīl prid. <indekl.> DEFINICIJA reg. koji je izvrgnut ruglu, javnoj osudi; obrukan, blamiran, osramoćen [biti rezil osramotiti se; učiniti rezil osramotiti (koga)] ETIMOLOGIJA tur. ← arap. räḍil … Hrvatski jezični portal
rezil — sf., Ar. reẕīl Alçak, aşağılık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller rezil etmek rezil olmak rezil rüsva olmak rezili çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
rezil etmek — (birini) isteyerek veya istemeyerek birini çok utanacak güç bir duruma sokmak Sadece rezil etmekle kalmayacağım, hapse de tıktıracağım. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
rezil olmak — çok utanacak bir duruma gelmek Parmaklarının bileğime yapışacağından ve daha fazla rezil olacağımdan şüphe etmiyordum. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
rezil rüsva olmak — toplum içinde ayıplanacak bir duruma düşmek Hasan, bu dediğini yapsaydı, dört başı mamur bir dayak yiyip âleme rezil rüsva olacaktı. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
REZİL — Alçak, adi, utanmaz, hayâsız, soysuz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
rezil — umulmadık, beklenmedik zararlı iş yapan, davranışta bulunan … Beypazari ağzindan sözcükler
REZİL Ü RÜSVA — Kusur ve ayıpları meydana çıkarılmış, kepâze olmuş olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iyi evlat babayı vezir, kötü evlat rezil eder — babaya ün kazandıran da, el içine çıkamayacak bir duruma düşüren de çocuklarının tutumlarıdır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kişiyi vezir eden de karısı, rezil eden de — bir kimsenin toplum içinde yücelmesi de alçalması da karısına bağlıdır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük